↵
Doğan Sarıbeyoğlu...
Galatasaray'ın eski yöneticilerinden...
Kulübün içini dışını bilen isim...
Geçenlerde facebook'tan paylaştığım aşağıdaki banner'a tepki gösterdi ve altına daha aşağıdaki yorumu yazdı...
Aslında muhatabım asla sayın Sarıbeyoğlu değil ama bana cevap hakkını ve birkaç cümle kurma zorunluluğu getirdi...
Oysa bu yazımda Galatasaray voleybol şubesi hakkında düşünce ve önerilerimi paylaşacaktım ?...
“Dost acı söyler, gerçekleri görmeyi sağlar...”
Umarım ben ve bazı yılların Galatasaraylılarının aşağıdaki düşünceleri işe yarar ?...
“GALATASARAYLIYIM DİYENLERİN HALİNİ GÖRÜN DİYE PAYLAŞIYORUM. Dünü silgiyle silip, geleceğe bakarsak bizi yukarılara götürmez... Niye bunca başarısına rağmen Aysal'a kızıyorsunuz ?... Canaydın, Polat harikalar mı yaratıyorlardı da Aysal'ı hemen gönderiyoruz ?... Bu şekilde kovacaksanız, yerine bir Başkan ve 15 yönetici buluver de Galatasaray istediğin gibi oluversin, kolaysa sen gel hiç yenilmeyecek bir takım yarat sevinelim. DOĞAN SARIBEYOĞLU”
Bana bu şekilde çatan, çatarken de genelden sosyal medyaya “Galatasaraylıyım diyenlerin halini görün diye paylaşıyorum.” diyerek beni hedef gösteren Sarıbeyoğlu'na öncelikle şunu ifade etmek istiyorum...
Bu benim şahsi görüşüm de olmakla birlikte bu renklere gönül vermiş milyonların da sessiz çığlığıdır... Voleybol kadar olmasa da futbol da benim ihtisas alanıma girer... Kulübün başarısızlığı tartışılmayacak kadar ortada... Bunun sorumlusu da başta sayın Başkan olmak üzere yönetimdeki herkesdir... Hatta sizler gibi arka çıkanlardır da ?... Düşüncelerim ve sevgim sizin yazdığınız senaryo (!) ile bağdaşmamaktadır... Size tavsiyem objektif olarak kulübün durumunu, içinde bulunduğu çıkmazları, yanlışları, aymazlıkları mertçe ama tabii ki Galatasaraylığa yakışır seviyede görebilip tartışabilmek ve çözüm bulup, Galatasaray'ımızı eski günlerine kavuşturabilme kültürü içerisinde yürümenizdir... Buyurduğunuz gibi bir gerçek Galatasaraylı ne dünü yani başarıları silgiyle siler, ne de bugünkü başarısızlıkları görmezden gelir ?...
Sayın Başkan Ünal Aysal'ı başarılı görmek sanırım sizin hayal ve hoşgörü yeteneğinizin dışa vurumu olmalı ?... Benim sayın Başkanı göndermeye ne haddim olur, ne de yetkim ?... Ben sadece Galatasaray ile doğup büyümüş, Galatasaray tahsiliyle o şerefli formayı yıllarca giyme şerefine nail olmuş, yıllarca Divan Heyeti'nde yer almış bir muhterem rahmetlinin soyadını taşıyan
mirascısı oğlu olarak sadece fikrimi arz eder, 44 yıllık bir yazar olarak da yazarım...
Bana sayın Ünal Aysal'ın yerine bir Başkan ve 15 yönetici bulmamı emretmişiniz ?... Benim işim anlı şanlı koca Galatasaray Kulübüne Başkan ve yönetici arayıp, bulmak değildir ?... Onu siz sayın kongre üyeleri düşünecek, karar vereceksiniz ?... Herkes işini ve haddini bilmeli ?...
Beni, yazdığım doğrulardan ve en tabii hakkım olan Yönetimin başarısızlığına ilişkin candan eleştirilerim nedeniyle çevresine çirkince hedef gösteren, bana bir Galatasaraylı centilmene yakışmayacak şekilde “Sen” diye hitap eden Sarıbeyoğlu, 11 Mart 2011'de genele verdiği demeçte bakın neler demiş, içinde yer aldığı Galatasaray'ı ve yönetimi nasıl ağır eleştirmiş ?... Yorumu saygıdeğer okuyucularıma bırakıyorum...
“Galatasaray’da yaşanan bir sportif başarısızlık var...Toplam 300 milyon TL harcanmış. 70’in üstünde futbolcu gelmiş gitmiş. 8 tane teknik direktör değiştirilmiş. Başarısızlığın nedenini en güzel izah eden şey de bu rakamlardır. Şöyle bir hatırlarsanız, Galatasaray’ın tarihi başarılara imza attığı dönemlerde Derwall’in ardından göreve gelen Mustafa Denizli vardı ve 5 yıllık bir başarı sağlandı. Sonra Piontek’in yardımcısı olan Fatih Terim ve onun tarihe geçen başarılarını biliyoruz. Başarı emek ve sabır ister. Aynı zamanda profesyonel davranmanız gerekmektedir. Rijkaard gibi bir hocayı kurban ederseniz başarı sağlayamazsınız. Hagi’nin daha 3. maçında gönderilmesini isteyemezsiniz. DOĞAN SARIBEYOĞLU”
Paylaşımımın altına yazılan yorumlardan bazılarını aşağıda aynen yayınlıyorum... İsmi geçen herkesin cevap hakkını kullanması en tabii haklarıdır... Tüm cevap haklarını bu sütunlarımdan aynen yayınlama sözü veriyorum... Önümüzdeki hafta Galatasaray voleybol şubesi ile ilgili görüşlerimi de belki paylaşabilirim ?...
YORUMLAR :
BİROL KIRTAŞ : “Hocam merhaba. Ben kısaca Galatasaray voleybol şubesini özetlemeye çalışayım alt yapılarda olanları. Bundan dört sene önce, Alt yapıların başına Şükrü Yengil getirildi. Göreve başlamasıyla birlikte, İstanbul içi ve dışından yapmış olduğu transferlerle, çok iyi bir alt yapı zemini oluşturmuştu. Şehir dışından gelen sporcuları, lojmanlarda kalmasını sağlıyor, bununla birlikte, eğitimiyle de kulüp olarak ilgileniliyordu. Alt yapılarda da Galatasaray başarıdan başarıya koşuyordu. Bu transferlerin bir kısmında yanlışlıklar da oldu. Bazı oyuncu velilerinin dolduruşu sonucunda, hatalı transferler de yapıldı. İki sene önce alt yapıların başına getirilen, Reşat Arığ, Galatsaray'ın hazırlık gruplarını oyuncu çıkmıyor diye anda ortadan kaldırdı. Oysa yapması gereken, hazırlık gruplarının hocalarını değiştirmesi, gerçek yetiştirci hoca kimliğine sahip olanları getirmeliydi. Bununla kalmayarak, alt yapıları başarıdan başarıya koşturan Sedat Boran hocayı, önce pasifize etti, sonrasında da, kulüpteki görevine son verdi. Bugünkü duruma baktığınızda, küçüklerde, klasman grubuna düşmüş bir Galatasaray, yıldızlarda ise, dış transferlerle final grubunda kalmaya çalışan bir takım, gençlerde ise, dört sene öncesi yapılan transferlerin son senesi ve yine ayakta kalmaya çalışan bir genç takım var. Galatsaray voleybolda, ilk olarak Orkun Darnel ve Mehmet Cibara gibi, voleyboldan anlamayan kişilerin şube sorumlusu olarak göreve getirilmesi ile, büyük paralar harcanmasına rağmen dibe vurdu. Menajerlik şirketi olan Orkun'un, getirdiği her oyuncudan komisyon aldığı söyleniyor. Bununla birlikte takımı gençleştirme harekatı adı altında, müthiş paralar harcanarak, transferler yapıldı. Üç sene önce, Gamze'ye 250.000, iki sene önce Özgenur'a 250.000, geçen sene de, Aslı Kalaç'a 400.000, Nursevil'e 450.000 lira gibi büyük paralar verilerek transferler yapıldı. Bunlar sadece bir kısmı. Aslı Kalaç gibi, 1.83 cm boyunda olan bir orta oyuncuya, 400.000 lira çok büyük para değil mi ? Elinde genç olarak zaten bir pasör almışsın Gamze Alikaya, ikinci bir pasör olan Nursevil'e verilen 450.000 çok büyük bir para değil mi?. Sen elinde mevcut olan, hazırlık gruplarını kapat, elindeki mevcut iyi antrenörleri çıkararak, tanıdıklarını işin başına getir. Sonrasında da, büyük paraları gereksiz yere çöpe at. Sonra da, voleybolda başarı gelmiyor diye hayıflan ? Öncelikle Reşat Arığ, Galatasaray'dan uzaklaştırılmalı. Voleyboldan gerçekten anlayan ama, dinazor olmayan biri şube başına geçmeli. Kesinlikle de, A takımların başında Türk hoca olmalı. Bizim takımlarımızın başına gelen her hoca, Milli Takımlarımızın da başına geçiyor. Barbollini'yi bir kenara bırakırsak, diğer şubelerdeki Türk hocalarımızın çoğu Milli Takım antrenörü aynı zamanda. Bu nedenle çok iyi bir Türk antrenör olabilir. Mesela, Emin İmen ? Yoktan var ettiği Bursa B.Belediyesini, üç senedir başarıdan başarıya koşturuyor. Voleyboldaki, ilk dört takımı çıkarırsak, alt tarafın şampiyon takımının koçu. Bilen birilerinin yaptığı transferlerle millet şampiyonluklar kazanırken, bizler, iki kör cahilin elinde hüsranla birlikte, büyük paraları sokağa atıyoruz... “
AHMET TALAT ERTEKİN : "Reşat hocaya evet, Babolini'ye hayır. Oraya da bir Türk hoca. Hatta tüm takımlaın başına Türk hoca...”
SADIK MİNKARİ : "Yönetici olmak ne kadar zor bir iş.. Kulüp son 2 yılda kazanmadığı başarı kalmadı... Üstüne de SPK ve Hükümetin tehdit ve engellemelerine rağmen şirket birleşmesini bedavaya tamamladı.. Geniş bakmak lazım.. UEFA gerekçeli kararı ve kişilere gelecek cezalar ile sporumuz çok olaya gebe.. Sponsor bulmak gittikçe zorlaşıyor.. Zaten yukarıda ismini yazdığınız kişler (Ali Dürüst ve Turgay Kıran'dan söz ediyor) geçen hafta kuruldaydılar.. Ayda 9 milyon Euro ödemeyi duyunca herhalde biraz duralamışlardır.. Aybaşı çabuk gelir.. Sevgili Hasan ağabey şikenin teşviğin voleybola ,basketbola sıçramasını engelleyecek yazılar yazmanızı rica ederim.. Yönetimin daha yapması gereken çok işi var.. Bırakalım çalışsınlar... Hatta imkanımız var ise amatör sporlara yardımcı olalım.. Voleybol maçlarına 3 yıldır seyirci gelmiyor... Ağabeyime Sevgiler..."
SERDAR MENGİ : “Voleybol maçlarına belli bir kesim kayıtsız şartsız gidiyor ama bir yeni nesil var. Değişen koşullar ve çevresini gördükten sonra bunlar başarılı bir takım bekliyor. Bakın o zaman bu tribünler ne olur? Haaaa 4.lük başarı diyorsanız zaten bayanlar voleybol liginde 4 takım var? Kaç yıldan beri sıradan takımlarla, oyuncularla birşeyler yapmaya çalışıyoruz ama olmuyor işte olmuyor. Bir eski voleybolcu abimin dediği gibi MAYA TUTMUYOR. Ezeli rakibimiz Fenerbahçe'nin bu şubeye gösterdiği ilgi ortada. Orada sadece sponsor aranmıyor içinde kulüp aşkı olanlar da yardımcı oluyorlar. Bizimkiler ise sadece futbol diyor reklamlarını yapma peşinde koşuyorlar. Adam başarısız bir sezonun ardından dünyaca tanınmış antrenörünü bile sorguluyor bizse farketmez deyip bakıyoruz.Ondan sonra sırf alın teri ile kazanılan başarılara bakıp amatör şubelere ilgiden bahsediyor. Genel kurulda alkışlayabiliyoruz. erkek voleybol takımı kaç seneden beri bir deneme tahtası gibi. Ancak bu sene biraz ne olduğunu anlayabiliyoruz. Bayanlar ise bir alem, arkadaşlar bu sporu ülkeye Galatasaray getirmiş ama biz nerelerdeyiz. Milletin kaprisleriyle deneme yanılmalarıyla uğraşıyoruz. Bu seyircinin en çok değer verdiği iki oyuncu Neriman ve Lo Bianco'nun bile gideceği konuşuluyor ama şubeden ses yok tam bir cadı kazanı gibi. Sorarım onlara bu abarttıkları Barbolini onlara ne verdi? Bir adım ileri gittik mi? Bu taraftar illa şampiyonluk diye tutturmuyor sadece sahada formasını terleten, sonuna dek savaşan bir takım istiyor. Bunun sonucunda başarını geleceğini düşünüyor.Sen futbolda oynatmadığın oyunculara milyon dolarlar saymayı marifet zannediyorsun ama sırf birinin ücretiyle sorunsuz bir voleybol takımı oluşturmayı düşünmüyorsun. Aman bu şekilde devam. Taraftarın şubeye biraz ilgi gösterilmesi isteği çok olmasa gerek?”
RACİ DOĞUİN : "Tribünlere 25 senesini vermiş biri olarak bir iki cümle de ben yazmak isterim. Her ne hikmetse başarısızlığı, başarı gibi göstermek yurdum insanının çok özel bir marifeti olup, ben bütün bu yaşananlardan sonra bu yönetimin istifa etmesi gerektiğini ısrarla savunuyorum. Yarışta olamayan bir Galatasaray, hedeften çok çok uzaklaşmış bir Galatasaray başarılı olamaz. Hali hazırdaki durumu başarılı bulanları da şahsen Galatasaraylı olarak görmüyorum. şahsım adına. Yönetimin istifa etmesini istiyorum. Futbolculara gelince... Bir çoğunun gönderilmesi taraftarıyım. Asgari ücretin 1000 lira bile olmadığı bu ülkede trilyonları alıp, oynamayanların, hepsinden önemlisi, Galatasaray ruhunu taşımayan kişiliksiz insanların bir an evvel bu kulüpten uzaklaştırılmaları gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca, dere geçilirken at değiştirilmez ! 2 Seneden sonra Fatih Terim hocayı neden gönderdi Aysal Başkan ? Terim bir daha gelirse Başkan olarak gelir artık. Saygılarımla.”
ERCAN KÜÇÜKTUĞSUZ : “Böyle yenilgiden üzülmeyenler, ders almayanlar, sonrasında da hala konuşabilenler var? Galatasaray'ın futbol ve voleybolda düştüğü acı durum sizleri üzmüyorsa Galatasaraylılığınızdan şüphe edilir? Hangi tarihlerde liderle arasında bu kadar puan farkı oldu, bu soruma cevap versinler?”
NUR GENCER : "Zavallı Cim Bom Bom, ne hallere düştün? Yönetmek kolay iş değildir, başarı para harcamakla olsaydı Aziz Yıldırım becerirdi bu işi?”
SERDAR AYIK : “Sanırım BARBOLİ nin milli takımdan kovulmasını istemeyen birkaç oyuncu var bugünki maçtan agır bir maglubiyet beklerken nasıl olursa 3-0 galıbıyet aldılar benim aklım pek ermiyr 17-21den seti cevirebilen bir GS takımın 10 gün önce Bursaya eleniyordu voleybola iddaa bulaştıktan sonra acıkcası cok kirli şeyler oluyor umarım yanılıyorumdur iddaa bugün maçın başlamasından 10 dk önce maçı programdan cıkardı bunun tesadüf oldugunu düşünmüyorum birtek zevk aldıgımız spor voleybol umarım kirli eller bulaşmaz.”
ERDEM CÜRGEN : "Neslihan'da uzun zamandır bir düşüş var zaten; 2001'deki Avrupa Şampiyonasında Neslihan'ı seyrederken, Dünyanın sayılı pasör çaprazlarından birisi olacağına dair hiç şüphemiz yoktu; İspanya'ya vs. gitti ama bizim beklentilerimizi karşılayamadı; erkek versiyonu da Emre Batur bence; topa bu kadar sert vuran bir Türk oyuncu olamaz diyordum, ama o da bence istenen noktada değil; kafasını mı veremedi voleybola ne oldu bilmiyorum, özellikle bir kavga hadisesi vardı onun internette tanıştığı birisiyle alakalı, belki de o hadise birşeyleri bozdu ..."
AHMET BESLER : “İki kelamda ben edeyim. Konu voleybolsa, benim adını bildiğim, Hasan Epirden, Serdar Mengi, Nur Gencer'in dışındakilerin söyledikleri veya yazdıkları boş konuşma veya yazma, gevezelikten ileri gidemez. Zira sizlerin dünyadan haberiniz yok. Tribünlere gelip G.Saray'lıyım diyerek klüp yönetim kurulu üyesine hakaret edip ne yaptığının farkına varamayan adam müsvesteleri mi bu kulübe yakışıyor acaba? Burada G.Saray'ı irdeleyenlerin bu kulüpten ikbal beklentileri yok, onun için yağcılık yapma gerekleri hiç yok. Bu isimlerin yazdıklarını dikkatlice okuyun, iki kelime öğrenir bilginizi arttırırsınız. Zira bu insanlar 50 yıldır voleybolun içinde ve bu camianın ciğerini bilirler. Onların ve de bendenizin dileği bu kulübün başarısı ve bizlerin gururlanmasından başkaca birşey değildir. Bu sütünlarda bilmeyenler için duyuru yapayım. Voleybol lisansım 1963, yani bu camianın 51 yıldır içindeyim. Bazılarınızın babalarının yaşından daha fazla G.Saray Kulübü divan üyesiyim. Üyelik yılım 1971, yani 43 yıl. Bilmem daha birşeyler yazıp ağır konuşmama gerek varmı????”
CANAN KORUALP : “Tanıdığım Hasan Uğur Epirden bir yazı yazdıysa, eleştiride bulunduysa birkaç saat düşüneceksin. Doğan Sarıbeyoğlu çok ayıp etmiş. Çuvaldızı başkasına batırmadan önce insan elinde iğne kendini ve yönetimi soruşturmalı. Saygılarımla.”
SERHAT KANDEMİR : “Doğan bey, bana Basketbol dışında Ünal Aysal ve yönetiminin tek bir başarısını açıklarmısınız? Kasımpaşa gibi takımdan 4 gol yemek, 10-0 bitecek maçın sonrasında bu lafları etmek sadece Galatasaraylı değil, aklı başında bir adamın işi değil. Adınızı duyuyordum ama rahatsız olduğunuzu yeni anladım. Geçmiş olsun!!!”
CEREN TAŞDEMİR : “Doğan bey, neredeyse voleybol şubesini sömürüp götürdüler, yanlış voleybolcu, futbolcu, antrenör transferleriyle kulübü batırdılar. Ünal Aysal ve yönetimini bu kadar koruduğunuza göre o zararlı grubun üyelerinden birisiniz? Salak yerine koyduklarınızdan değiliz, her şeyin farkındayız. Başta Başkan olmak üzere yönetimi topyekün istifaya davet ediyorum. Voleybol şubesini de adam gibi birilerine teslim ediniz de kasa sağlam kalsın. Ne demek istediğimi umarım anlamışsınızdır? Barbolini'nin de derhal gönderilmesi gerekir. İtalyan antrenör budalalığından vazgeçin!”
MEHMET ALİ ÖZALP : “Epirden hocam, yüreğinize, kaleminize sağlık. Hislerime tercüman oldunuz. Sizin gibi dürüst, dobra spor adamı az bulunur. Kulübün canına okudular, dibe vurdurdular, hala neyi savunuyorlar Allah aşkına?”
ALİ İHSAN MERMER : “Sen Kasımpaşa'dan 4 gol ye, lider Fenerbahçe ile arandaki puan farkını 14'e çıkar, voleybolda şampiyonluk parolasıyla girdiğin sezonda alabileceğin en kötü sonucu al, sonrasında da konuş, borç batağındaki kulübün baş sorumlusu başkan Aysal'ı öve öve bitireme? Olmadı Sarıbeyoğlu olmadı.”